NE YAŞAMA HAKKIMIZDAN NE DE İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN VAZGEÇİYORUZ!
Eski nişanlısı tarafından uzun bir süre tehdit edilmesine ve bu tehditler karşısında adli makamlara gerekli başvuruları yapmış olmasına karşın; meslektaşımız Dilara Yıldız'ın silahla zorla kamuya açık bir alanda alıkonulması, akabinde de hunharca katledilmesinin üzerinden bugün 1 yıl geçmiştir. 
Meslektaşımızı saygı ve özlemle anıyoruz. Davasının sonuna kadar takipçisi olmaya ve kadın cinayetlerinin durdurulması için gerekli politikaların geliştirilmesinde üzerimize düşen görevleri yerine getirmeye devam edeceğiz. 
Günler, aylar, yıllar geçse de acısı ilk günkü gibi içimizi yakan kadın cinayetleri ülkemizde son bulmak ya da azalmak yerine her geçen gün artmakta ve tüm hızıyla işlenmeye devam etmektedir.  Eril tahakkümün elinde olan kadın cinayetlerinin kovuşturma ve soruşturma evrelerinde kılık kıyafete bağlı indirimler halen uygulanmakta, cezalandırılan sanıklar ise cezalarının infazını eksik tamamlamakta, kadına yönelik her türlü şiddetin karşısında duran İstanbul Sözleşmesinden çekilmek hukuka uygun sayılmaktadır. 
Sanıkların en ağır cezayı alması, lehlerine hiçbir indirimin uygulanmaması ve infazını eksiksiz olarak tamamlaması için tüm kadın cinayetleri davalarının takipçisi ve savunucusuyuz.
 Ne yaşama hakkımızdan ne de İstanbul Sözleşmesinden vazgeçiyoruz.
 Kamuoyuna duyurulur!