ADLİ YIL AÇILIŞ TÖRENİ

Çok deÄŸerli meslektaÅŸlarım,

DeÄŸerli çalışma arkadaÅŸlarım,
Sayın misafirler,

Hanımefendiler, beyefendiler,
Basınımızın güzide mensupları,

 


Hepinizi, ÅŸahsım Ordu Barosu yönetim, disiplin ve denetim kurulları, baromuzda fedakarca görev yapan hak arama savaÅŸçısı avukatlarımız adına saygıyla selamlıyorum.

 

2015-2016 Adli Yılını, ülkemize, milletimize ve tüm insanlıga adalet, barıs, huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum.

 

Milletimizin geçmis 30 Agustos Zafer Bayramını kutluyor, bu vesileyle bize zaferler yasatıp Cumhuriyet’imizi armagan eden basta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere onun silah arkadasları ve aziz sehitlerimizi rahmetle anıyorum.

 

 

1-Hukuk devleti olmanın gereÄŸi adalet hizmetinin etkin, verimli, hızlı ve tarafsız bir ÅŸekilde yerine getirilmesi, vatandaÅŸlarımızın hak arama yollarının açık olması, idarenin hukukun üstünlüÄŸüne dayanması ve tüm eylem ve iÅŸlemlerine karşı yargı yoluna baÅŸvurulabilmesidir. Adalet, toplumun barış, huzur ve refahının ön ÅŸartıdır.

2-Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük devlet adamı Atatürk de bu durumu, “istiklal, istikbal, hürriyet, her sey adaletle kaimdir” sözleriyle ifade etmistir.

 

 

3-Devletler, hangi esas üzerine kurulursa daha saglıklı yasarlar ve daha uzun ömürlü olurlar? Tabii ki Hukukun üstünlügü.  Hukukun üstünlügü, sadece yönetilenlerin deÄŸil yönetenlerin egemenlik yetkisine dayanarak bizzat kendi koydukları kurallarla kendilerinin de baglı olmaları seklinde ortaya çıkar. Hukukun üstünlügü, devletin üzerinde, devleti hukukla baglayan, yönetilenlere herkes için geçerli ve önceden belirlenmis kurallarla hukuki güvence saglayan bir ilkedir. Devletin mesruiyet kaynagı millet, sınırları hukuk, amacı ise hukukun üstünlügüdür. Bunu Anayasamız 2. maddesinde “… Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına saygılı, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir…” ÅŸeklinde formüle etmiÅŸtir. Anayasa’mız devletin niteliklerini sayarken hukuk devleti ilkesini vurgulamıs, hak arama özgürlügünü de düzenlemistir. Avrupa insan Hakları Sözlesmesi’nin, hak arama özgürlügünün yargısal yöntemine dayanak olan 6. maddesi, adil yargılanma hakkından bahsetmektedir. Adil yargılanma hakkını düzenleyen Avrupa insan Hakları Sözlesmesi’nin 6/1. maddesi: “Herkes, gerek medenî hak ve yükümlülükleriyle ilgili nizalar, gerek cezaî alanda kendisine yöneltilen suçlamalar konusunda karar verecek olan yasayla kurulmus, bagımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, davasının makul bir süre içerisinde, hakkaniyete uygun ve açık olarak görülmesini istemek hakkına sahiptir.” Adil yargılanma hakkı koruma altına alınmıştır.

 

 

 

4-Hukukun üstünlügünü gerçeklestirmek için yargının bagımsız, tarafsız ve teminatlı olması gereklidir. Ancak yargıya verilen güvenceler, aynı zamanda kendilerine yüklenen sorumlulugun agırlıgını göstermektedir.

 

5-Türk yargısı, Anayasanın ve kanunların ruhunu, demokratik, laik ve sosyal hukuk devletinin gereklerine uygun sekilde anlayıp uygulayabilecek tecrübe ve bilgi birikimine sahiptir. Yargı düzeninin faaliyetlerinde de hukuka aykırılıklar

bulunabilir. Ancak bu hukuka aykırılıklar, yasama ve yürütme islemlerinde oldugu gibi baska bir erk tarafından düzeltilmez, yine dereceli yargı sistemi içerisinde yargı tarafından kanun yolları kullanılarak düzeltilir.

 

6-BeÄŸenilmeyen yargı kararları sebebiyle yargıya yönelik hakarete, asagılamaya varan, kabul edilemez ifade ve açıklamalar yapılması doÄŸru deÄŸildir. Türk yargısı hiç kimse adına deÄŸil bağımsız ve tarafsız hakimler tarafından TÜRK MÄ°LLETÄ° ADINA karar verir. 

 

7-Anayasamızca düÅŸünce özgürlüÄŸü temel hak ve özgürlükler teminat altına alınmıştır. DüÅŸüncesini özgürce ifade edebilen herkes; kendisini olduÄŸu gibi anlatma imkânını bulacak, böylece farklılıkların birer zenginlik olduÄŸu kabullenilecek ve müÅŸterek yönler keÅŸfedilip birlikte yaÅŸamanın zenginliÄŸi ortaya çıkarılacaktır. DüÅŸünce ve Ä°fade özgürlüÄŸüne, temel hak ve özgürlüklere  meÅŸru olmayan nedenlerle yapılacak her müdahale, aynı zamanda büyük toplumsal müzakereyi engelleyecek ve uzlaÅŸma zeminine giden yolları kapatacaktır.  Ä°fade özgürlüÄŸüne yönelik bu somut ÅŸiddet ve nefret tehlikesine karşı kamu otoriteleri, siyasi ve sosyal liderler ile sivil toplum birlikte adım atmalıdır.

 

 

8-Aile toplumun temelidir ve esler arasında esitlige dayanır. Aile içinde özellikle kadınlarımız ve çocuklarımız zaman zaman ÅŸiddete maruz kalmaktadır. BaÅŸka bir deyiÅŸle, aile içerisinde güçlü olanlar, sorunların çözümünde veya kendilerini ifade etme yöntemi olarak ÅŸiddete baÅŸvurabilmektedir. Bu anlamda, gerek fiziki, gerekse ekonomik, psikolojik veya cinsel ÅŸiddet yaygın biçimde kullanılmaktadır. Son yıllarda, bu hususlarda yasal düzenlemeler yapılmak veya yeni müesseseler oluÅŸturulmak suretiyle önlem alındığı görülmektedir. Buna karşın sorunun kamuoyunu tatmin edecek ölçüde çözüme kavuÅŸturulduÄŸu söylenemez. Önemli olan, olay meydana geldikten sonra sorusturulması degil önleyici tedbirlerle engellenmesidir. Aile içindeki bu siddetin önlenebilmesi için hukuki korumanın yanında, kadının ekonomik ve sosyal yönden desteklenmesi ve toplumun da egitim yoluyla bilinçlendirilmesi gerekmektedir.

 

 

9-Ä°nsan hakları, devletlerin insanlarına bir lütfu degildir. Aksine insanların dogustan sahip oldugu kabul edilen haklardır. Bu nedenle insan hakları standartlarını yükseltmek baskalarının zoruyla degil, yüce milletimizin buna liyakati nedeniyle yapılması gereken bir zorunluluktur. Gerçekten günümüzde insan hakları; insanlıgın onuru, erdemi ve ortak paydası olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle devletler, insan haklarını çagdas anlayısa uygun olarak anayasal ve yasal bir düzene kavusturmak ve olabildigince saglam, etkin ve güvenceli bir koruma mekanizmasını yasama geçirmek zorundadırlar. Bunun saglanması için çagdas Anayasaların, insan haklarını sadece düzenlemekle kalmayıp, onları koruyup güçlendirerek, devlete ve diger kisilere karsı daha etkili bir sekilde ileri sürülebilir hale getirmesi gerekir.

 

10- DeÄŸerli Dinleyenler;

Adalet, mülkün yani devletin temelidir. Demek ki yargının kurucu unsuru olan avukatlar, hâkimler ve savcılar bu ülkenin temel taÅŸları arasındadır.


Avukatın görevi, insanların haklarını, onların kullanımına sunmaktır. Åžu halde avukat, toplum içinde yaÅŸayan insanı birey yapan meslek mensubudur. Haksızlığa uÄŸrayan hak arayan her insanın güvencesidir.

 

Bu sebeple avukatlık mesleÄŸinin sorunlarının çözülmesi hakkın korunmasına, adalete hizmet edecektir.

 

11-Kontrolsüz yeterli altyapıyı ve akademik kadrosu olmadan açılan hukuk fakültelerinden yeterli eÄŸitimi almamış hukuk fakültesi mezunları sınavsız bir ÅŸekilde avukatlık stajına baÅŸlayıp kolaylıkla avukat olmakta, sonuçta hem hizmetin kalitesi düÅŸmekte hem de avukatlar büyük ekonomik zorluklara sürüklenmektedir.


12-5271 sayılı ceza muhakemesi kanunu gereÄŸince soruÅŸturma ve kovuÅŸturma makamlarının talebi üzerine görevlendirilen müdafi veya vekillere Avukatlık Asgari Ücret tarifesindeki asgari tutar düzeyinde çıkarılmalıdır ve CMK gereÄŸi Avukata ödenecek meblaÄŸlar, hiçbir verginin konusu olmamalıdır. Aksi durum mesleÄŸimize ve yargılamaya zarar vermektedir.

13-Avukatlık hizmeti ve hukuki korunma lüks bir hizmet deÄŸildir. Avukatlık faaliyeti sonucu elde edilen avukatlık ücreti KDV’nin konusu olmamalı, gelir vergisi oranı makul bir seviyeye çekilmelidir. Özellikle mesleÄŸe yeni baÅŸlayan genç avukatlar için vergi indirimi ya da istisnası saÄŸlanmalıdır.

14-Avukatlık mesleÄŸinin iÅŸ alanları, mali müÅŸavir ve noterlere devredilmemelidir. Avukata verilen vekaletnameler noterler tarafından deÄŸil avukatlar tarafından düzenlenebilmelidir. Avukata verilen vekaletname avukatın baÄŸlı bulunduÄŸu Baro tarafından düzenlenerek, gelirinin bir kısmı avukatlara ödenmek üzere oluÅŸturulacak havuza aktarılmalıdır. Hukuk mezunlarına yeni istihdam sahaları oluÅŸturulmalıdır.

15-Avukatlık ÅŸirketine dair düzenlemeler kaldırılmalı, Yabancı avukatların ülkemizde çalışmasına izin verilmemeli ÅŸubeleÅŸmesi engellenmelidir.

 

16-Avukat kimlikleri “…TÜM RESMÄ° VE ÖZEL KURULUÅžLAR TARAFINDAN KABUL EDÄ°LECEK RESMÄ° KÄ°MLÄ°K HÜKMÜNDEDÄ°R…” (AV.K.m.9) raÄŸmen buna aykırı davranan kiÅŸi ve kurumlar uyarılmalı, yasal ve idari tedbirler alınmalıdır.  

 

17-Avukatların faaliyetinin niteliÄŸinin kamu hizmeti olması sebebi ile kıdemlerine bakılmaksızın kamu çalışanları gibi yeÅŸil pasaport hakkına sahip olmalıdır. Yıllardır bu konuda çalışma yapılmış olmasına raÄŸmen hala sonuç alınabilimiÅŸ deÄŸildir.

 

18-Adliyelerin idaresi BaÅŸsavcılık,  Adli Yargı Komisyon BaÅŸkanlığı ve Baro BaÅŸkanlığı tarafından ortak olarak kurulacak yönetimle saÄŸlanmalıdır.

Sorunların ve çözümlerin bazılarına burada tarafımca deÄŸinilmiÅŸtir. Bunu avukatlık mesleÄŸine bir ayrıcalık tanıma adına deÄŸil yargının asli kurucu unsuru olan avukatların görevlerinin gereÄŸi olarak talep ediyoruz. Aksi halde güçsüz bırakılan savunma ve avukatlık mesleÄŸi nedeniyle hak kaybına vatandaÅŸ uÄŸrayacaktır.

 

 

 

 

 

 

Degerli konuklar,

 

Degerli meslektaslarım,

 

Bütün bunları bugün için söylemiyoruz. Makamlar, görevler gelip geçicidir. Bu gün biz varız yarın baskaları olacaktır. Geçmiste baskaları vardı. Ama devlet hayatı süreklidir. Gelecek kusaklara daha iyi bir yasam ortamı, daha güvenli bir yargı sistemi, daha güzel seyler bırakmalıyız. Bu bizim en büyük zenginligimiz, gurur kaynagımız olacaktır

 

Büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdigi ilkeler dogrultusunda kurulan Cumhuriyet’imizin, özgürlükçü demokrasinin, demokratik hak ve özgürlüklerin, toplumun tüm bireyleri için gelisip güçlenmesi ancak hukuk devleti, hukukun üstünlügü ilkelerinin bagımsız yargı temelinde bütün kurum ve kuralları ile hayata geçirilmesi suretiyle mümkün olabilir.

 

Sözlerimi burada bitirirken, bu anlamlı günde bizlerle birlikte olmanızdan duydugum mutlulugu bir kez daha dile getirerek sizlere en içten saygı ve sevgilerimi sunuyor,tüm yargı mensuplarına, çalısanlarına, yeni adli yılda mutluluk ve saglık içerisinde basarılı çalısmalar diliyorum.

 

 

Yeni adli yılın tüm yargı mensuplarına, çalışanlarına ve adalet bekleyen tüm yurttaÅŸlarımıza hayırlı olmasını diliyorum.01.09.2015

 

 

Av. Ä°lhan KURT

Ordu Barosu Başkanı